Sektörel Görünüm - Eylül Ayında Bankacılık
Eylülün ilk haftasındaki son bültenimizde bankacılık sektörünü mercek altına alıyoruz. Bundan böyle her ay yayınlayacağımız bankacılık bültenimizde; yoğun veri takviminde ağırlıklı olarak TCMB ve BDDK tarafından paylaşılan rakamları analiz edip sektöre yönelik ay boyunca derlediğimiz yeni gelişmeleri, haberleri ve yetkili açıklamalarını sunacağız. Keyifli okumalar.
Veriler
✦ BDDK verilerine göre bankacılık sektörünün temmuz ayındaki net karı 34.689 milyon TL ile geçtiğimiz yılın aynı ayına kıyasla %15, haziran ayına kıyasla %57 düştü. Sermaye yapısı bakımından sektörün alt kırılımları incelendiğinde, temmuz ayında net karlardaki yıllık değişim oranları yerli özel mevduat bankalar için -%62, yabancı mevduat bankaları için %17 ve kamu bankaları için -%42 oldu.
Temmuz 2024 | Yıllık Net Kar Değişimi (%) | Aylık Net Kar Değişimi (%) |
---|---|---|
Sektör Geneli | -15,15 | -56,84 |
Yerli Özel Mevduat | -62,31 | -83,83 |
Yabancı Mevduat | 17,06 | -12,52 |
Kamu | -42,46 | -71,85 |
Katılım | 35,24 | -43,89 |
Kalkınma ve Yatırım | 30,52 | -51,00 |
✦ Sektörün ağustos ayında enflasyondan arındırılmış toplam kredi büyüklüğü bir önceki ayın %0,76 üzerinde gerçekleşse de 2023 Ağustos ayına göre %8,10 azaldı.
✧ Yıllık kredi hacmindeki düşüşte ticari kredilerdeki gerilemenin payı daha yüksek. Bireysel kredi hacmindeki düşüş yıllık bazda %5,71’le sınırlı kalırken ticari kredilerdeki azalış oranı %8,58 oldu.
✧ Toplam krediler içerisinde takipteki alacakların payı ise giderek artmaya devam ediyor. Geçtiğimiz ay sektörün takipteki alacak toplamı yıllık bazda %46 artarken Ağustos 2023’te %1,61, Temmuz 2024’te %1,68 olan takipteki alacaklar/toplam krediler oranı güncel dönemde de %1,73’e yükseldi.
✦ Bankacılık sektörünün diğer 2 önemli rasyolarından net faiz marjı ve sermaye yeterlilik oranı temmuz ayı sonunda sırasıyla %1,95 ve %17,02 olarak gerçekleşti. Her iki oranda da bozulma dikkat çekiyor. Sektörün 2023 yıl sonundaki net faiz marjı %3,80’ken sermaye yeterlilik rasyosu da %19,06’ydı.
✦ Bir de TCMB’nin yayınladığı, bankalarca uygulanan faiz oranları verisindeki gidişatı inceleyelim. Temmuz ayının son haftasında 3 aya kadar vadeli TL mevduata verilen faiz %59,25’ti. Geçtiğimiz ay içerisinde %58 seviyelerine kısmi bir düşüş söz konusu olsa da ağustosu yine temmuz ayına benzer şekilde %59,33’le kapattık.
✧ 29 Ağustos Perşembe akşamı ise TCMB tarafından tam da bu konuyla alakalı olarak yeni bir adım geldi. TL mevduat payı %45 ile 50 arasında bulunan bankalar için KKM’den mevduata geçişteki aylık artış hedefi 0,8 puana yükseltildi. Ayrıca TL’ye geçişe ilişkin toplam hedef hesaplamasına artık gerçek kişilerin yanında tüzel kişiler de dahil edilecek. TL mevduat oranı en az %60’ın üzerinde olan bankalar ise bu konuda herhangi bir zorunluluğa tabi değil. Bankalara gönderilen bu talimattaki temel amaç mevcut durumda %9 seviyelerinde olan KKM’de artık sona gelmek ve buradan çıkan paranın dövize gitmesine engel olup yatırımcıları TL mevduata yöneltmek. Zira ayın hemen başında da KKM’deki vergi avantajı kaldırılmış ve 6 ay vadeli olanlarda %7,5, 1 yıla kadar vadeli olanlarda %5 stopaj getirilmişti. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde mevduat faizlerinde bir yükseliş gözlemleyebiliriz.
✦ KKM tarafına yeni tedbirler alınırken toplam büyüklük de her geçen hafta gerilemeye devam ediyor. 2024’e başlarken 2.626 milyar TL seviyesinde olan kur korumalı mevduat tutarı temmuz ayı sonunda 1.832 milyar TL’ye, geçtiğimiz ay sonunda da 1.594 milyon TL’ye düştü. Daha önce zirve noktasının %26 olarak gerçekleştiği KKM/Toplam Mevduat oranı, 2023 Aralık ayında %17,69 olurken 2024 Temmuz ayında %10,82’ye, ağustos ayında %9,14’e geriledi.
✦ Haziran ve temmuz aylarında kredi kartı harcamalarında bir miktar yavaşlama gözlemlense de ağustos ayında bu eğilimin tersine döndüğü görülüyor. 2023 Ağustos ayında 700 milyar TL, 2024 Temmuz ayında 1.218 milyar TL olan toplam kredi kartı harcaması geçtiğimiz ayda 1.565 milyar TL’ye yükseldi. Enflasyondan arındırılmış şekilde kart harcamalarındaki yıllık ve aylık büyüme oranları haziran ayında -%9 ve -%20, temmuz ayında %12 ve %3’tü. Ağustos ayında ise yıllık büyüme oranı son 14 ayın, aylık büyüme oranı da son 5 ayın en yüksek seviyesinde gerçekleşerek sırasıyla %47,14 ve %25,39 oldu. Harcamaların alt kırılımlarına bakıldığında en yüksek artışın eğitim/kırtasiye/ofis malzemeleri kategorisinde olduğu görülüyor. Okulların açılmaya başlamasıyla burada bir mevsimsellik faktörünün etkili olduğundan bahsedebiliriz. Zira ağustos ayı enflasyon verisinde de en güçlü harcama grubu eğitim tarafı olmuştu.
✧ Diğer bir yandan yüksek kredi kartı faizlerinin bulunduğu ortamda kart borcunu ödememiş kişi sayısı da hızlı bir şekilde artıyor. Bu artış geçen senenin aynı dönemine göre 70.448, mayıs ayına göre 16.791 oldu. Kredi kartını ödemeyen toplam kişi sayısı 142.028 ile son yılların en yüksek seviyesinde.
✦ Ağustos ayında artan dolar talebi TCMB rezervlerini baskılamaya devam etti. Rezervlerdeki düşüş iki haftadır devam ediyor. TCMB toplam rezervleri, geçen hafta 1 milyar 40 milyon dolar azalarak 150 milyar 413 milyon dolardan 149 milyar 373 milyon dolara düştü. 29 Ağustos itibarıyla toplam rezervlerdeki bu düşüş, TCMB'nin swap hariç net rezervlerinin sekiz hafta sonra yeniden 20 milyar doların altına inmesine neden oldu.
✧ Merkez Bankası brüt rezervleri Ağustos 2023’ten itibaren 33 milyar dolar artarak 150 milyar doları aşmıştı. Bu dönemde Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasından kademeli çıkış sağlanarak KKM stoku 1 trilyon 749 milyar TL azalarak, TL mevduatın toplam mevduat içerisindeki payı yüzde 31,6’dan yüzde 53,6’ya yükseldi.
Gelişmeler
✦ Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu, 20 Ağustos’ta gerçekleştirdiği toplantısında politika faizini beklentilere paralel olarak %50 seviyesinde sabit tuttu. Bu kararla birlikte, Merkez Bankası son beş toplantısında da faizi sabit bırakmış oldu. Mart ayında gerçekleştirilen 500 baz puanlık artışın ardından, faiz oranları hala aynı seviyede bulunuyor. TCMB, 2023 Genel Seçimleri’nin ardından Haziran 2023’ten bu yana toplamda 4150 baz puanlık bir artış gerçekleştirdi. Karar metninde, enflasyonist risklerin canlı kalmaya devam ettiği ve sıkı para politikası duruşunun süreceği mesajı yinelendi. Özellikle hizmet enflasyonundaki katılığın ve jeopolitik gelişmelerin enflasyon üzerindeki baskıyı sürdürdüğüne dikkat çekildi. TCMB Başkanı Fatih Karahan, enflasyon beklentilerinde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar sıkı para politikasının korunacağını vurgulamıştı. Karahan, sıkı duruşun, faiz indiriminin kesinlikle yapılmayacağı anlamına gelmediğini, indirim durumunda da bu duruşun sürdürüleceğini belirtmişti. Karar metninde ayrıca, kredi ve mevduat piyasalarında beklenmedik gelişmeler yaşanması durumunda makroihtiyati adımlar atılacağı ve likidite yönetiminde sterilizasyon araçlarının etkin şekilde kullanılmaya devam edileceği ifade edildi.
✦ BDDK, finansal kurumların enflasyon muhasebesi uygulamasına geçiş hazırlıklarıyla alakalı yönetmelik taslağı hazırladı. Banka, finansal kiralama, faktoring, tasarruf finansman ve varlık yönetim şirketlerinde 1 Ocak 2025 itibariyle enflasyon muhasebesi uygulamasına geçileceğinin hatırlatıldığı açıklamada, enflasyon düzeltmesinden kaynaklanan farkların bankalarda çekirdek sermaye içerisinde yer alınacağı ifade edildi.
✧ A1 Capital Portföy Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mete Yüksel, Gazete Oksijen’deki köşesinde enflasyon düzeltmesinin bankalar için olumlu olacağını yazdı. Yüksel yazısında, “Aktif tarafta parasal olmayan varlıklar enflasyonla artırılırken bu farklar pasiflerde özsermayeleri besleyecek. Risk ağırlıklı varlıklar ki bunlar büyük ölçüde kredilerdir, onlar aynı kalıp da sermaye tabanı genişleyince sermaye yeterlilik oranları da artacak. Yükselen sermayeler bankalara daha fazla kaldıraç kullanma, daha hızlı büyüme ve ekonomiyi daha fazla destekleyebilme gücü verecek. Daha çok kaldıraç daha çok kar demek. Bu da bankacılık sektörü hisseleri için olumsuz değildir.” ifadelerine yer verdi.
✦ Goldman Sachs, Türk bankacılık sektörü için genel bir büyüme beklentisi taşısa da bazı bankalar için kârlılık oranlarının 2025-26 döneminde düşüş göstereceğini öngörüyor. Raporda, özellikle artan maliyetler ve kredi risklerinin bankaların performansını olumsuz etkileyebileceği belirtiliyor. Bankalar arasındaki farklı performans beklentileri de dikkat çekiyor. Goldman Sachs'ın 28 Ağustos 2024 tarihli raporuna göre, Türk bankacılık sektörü 2024 yılında büyümeye devam etse de kârlılık beklentileri bazı bankalar için gerileyebilir. Özellikle mevduat ve kredi büyümesi ile net kâr marjlarındaki gelişmeler sektördeki performansı şekillendiriyor.
✧ Akbank: Banka için 12 aylık fiyat hedefi 86 TL’den 77 TL’ye düşürüldü. Güçlü sermaye yeterlilik oranı (%12,7) ve düşük risk profiline rağmen kârlılık beklentilerindeki gerileme fiyat hedefinin düşmesinde etkili oldu.
✧ İş Bankası: 12 aylık fiyat hedefi 20 TL’den 18 TL’ye indirildi. Düşük fiyat/defter değeri oranı (%0,7) cazip görünse de, kârlılık beklentilerinin sektördeki diğer özel bankalara göre daha zayıf olduğu belirtildi.
✧ Yapı Kredi Bankası: Fiyat hedefi 42,5 TL’den 37 TL’ye çekildi. Güçlü sermaye pozisyonuna karşın, TL’deki değer kaybı ve düşük sermaye getirisi beklentileri hedefin düşürülmesine neden oldu.
✧ Garanti Bankası: Fiyat hedefi 111 TL’den 119 TL’ye yükseltildi. Sağlam sermaye yeterliliği (%12,8) ve yüksek kâr marjı sayesinde sektördeki güçlü konumunu koruyacağı öngörülüyor.
✧ Vakıfbank: 12 aylık fiyat hedefi 19 TL’den 17 TL’ye indirildi. Düşük kârlılık ve sermaye yeterlilik oranları, fiyat hedefinin aşağı çekilmesinde etkili oldu.
✧ Halkbank: Fiyat hedefi 15,6 TL’den 13,8 TL’ye revize edildi. Bankanın düşük sermaye getirisi ve yüksek TL bağımlılığı, hedefin düşürülmesinin ana nedenleri arasında yer aldı.
✦ BDDK tarafından daha önce 3 Ağustos 2023’te kuruluş izni verilen Enpara Bank A.Ş’ye 23.08.2024 tarihili Resmî Gazete’de yayımlanan kararla faaliyet izninin de verildiği duyuruldu.
Sektörden Açıklamalar
✦ İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, ekonomideki zorlu sürecin çabuk bitmeyeceğini ve normalleşmenin hemen gerçekleşmeyeceğini belirterek, bankaların bu dönemde bedel ödemeye devam edeceğini ifade etti. Aran, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'ndan (TCMB) ilk faiz indirimini 250 baz puanla kasım ayında beklediklerini belirtti. Aran, “Çünkü TCMB ilk olarak ekimde enflasyonun, politika faizinin altına düştüğünü görecek. 3 Ekim'de eylül enflasyonu açıklandığında muhtemelen %50'nin altına inen bir yıllık enflasyon rakamı görülecek ve politika faizi enflasyonun üstünde kalacak. Ekimde hızlı bir karar alınacağını sanmıyorum, ama kasım toplantısından itibaren kademeli faiz indirim sürecine girilebileceğini ve politika faizinin 2024 sonunda %45, 2025 sonunda da %25'e kadar inebileceğini düşünüyorum.” dedi. Aran, Dolar/TL kurunu yıl sonunda 38 seviyelerinde beklediklerini belirtti. Ayrıca, enflasyonun 2024 sonunda %42, 2025'te ise %20 seviyelerine gerileyeceğini düşündüğünü ifade etti. Bankacılık sektöründeki zorluklardan da bahseden Aran, aktif kalitesindeki bozulmanın temmuz ayında belirginleştiğini ve bu durumun özellikle bireysel kredilerde görüldüğünü söyledi. Ticari kredilerde de bozulmanın ilk işaretlerinin ortaya çıktığını kaydeden Aran, kredi kartlarındaki donuk alacakların yılbaşında 15 milyar lira iken Temmuz ayında 31,2 milyar liraya yükseldiğini vurguladı. Aran, bankaların net faiz marjının ciddi baskı altında olduğunu ve özkaynak kârlılığının düştüğünü belirtti. Enflasyon muhasebesi yapılsa birçok bankanın zarar açıklayacağını, ancak enflasyon muhasebesi olmadığı için kârlı göründüklerini ifade etti. KKM (Kur Korumalı Mevduat) bakiyesinin 51,6 milyar dolara düştüğünü belirten Aran, bu bakiyenin yıl sonunda 20 milyar dolara kadar gerileyeceğini öngördü. Bu durumda mevduatta TL ağırlıklı yapının ön plana çıkacağını söyledi. Aran ayrıca, bankaların fiyat istikrarı ve enflasyonla mücadele için getirilen regülasyonlara katlandığını, ancak risk ağırlığı düzenlemelerinin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti. Bankalar Birliği olarak taleplerini BDDK'ya ilettiklerini belirtti.
✦ Allbatross Portföy Genel Müdürü Altuğ Dayıoğlu, bankacılık sektörü ile ilgili gelecek beklentilerini şirketin Youtube kanalında paylaştı. Dayıoğlu, “Ben zamanında kısa bir süre bankacılık yapmış bir insan olarak şunu söyleyebilirim. Likit fonlar çok hızlı büyüyor. Neden? Çünkü çok güzel getiriyorlar, çok temiz getiriyorlar. Mevduatın da genel olarak üstünde getirebiliyorlar. Ve hemen T0'da sattığınız zaman paranızı alabiliyorsunuz. O yüzden mevduata kıyasla bir vade avantajı da var, ciddi bir vade avantajı var. Ama bankacılık yarın bir gün ekonomi büyümeye başladığı zaman tekrardan ne yapmak isteyecek? Kredi vermek isteyecek. Şu anda kredilerde ciddi bir azalma var. Bunu görebiliyoruz zaten, rakamlar net. O zaman ne olacak? Çok büyük bir ihtimal şunu göreceğiz. Bankacılar diyecekler ki benim hızlı bir şekilde kredi vermem lazım. Para nerede? Fonlarda. Bu sürede diyecekler ki o zaman mevduatları biraz yukarıya çekelim. Likit fonlar bir miktar aşağı doğru gelecek. Hedefler bir miktarda mevduata kayacak.” dedi.
Bankaların Yıl Sonu Beklentileri
✦ Bankacılık sektörü, yükselen mevduat faizleri ve düşen komisyon gelirleri ile birlikte zor bir çeyrek geçirdi. Net faiz marjlarında baskı dikkat çekerken, özellikle özel mevduat bankalarında aşağı yönlü revizyonlar dikkat çekiyor. Akbank, net faiz marjı beklentisini yaklaşık %4’ten, yaklaşık %3’e indirdi. Özsermaye karlılığında da aşağı yönlü revizyon dikkat çekiyor. Sektör için en önemli metriklerden olan özsermaye karlılığında %30’dan büyük seviyesi, orta-yüksek yirmili seviyelere düşürüldü. Bir diğer aşağı yönlü revizyon da İş Bankası’ndan geldi. Net faiz marjı yaklaşık %4 seviyesinden yaklaşık %2 seviyesine indirildi. Özsermaye karlılığında da %35’ten büyük beklentisi %30’dan büyük şeklinde revize edildi.
✧ Bankacılık sektöründe yukarı yönlü revizyon paylaşan tek banka TSKB olarak dikkat çekiyor. Kurdan arındırılmış kredi büyümesi yüksek tek haneden, düşük çift haneye yükseltildi. Net kredi riski maliyeti ise 100 baz puandan, 50 baz puana revize edildi.
Diğer İçeriklerimizi incelemek için;