Sektörel Görünüm - Haziran 2025 Bankacılık Bülteni
3 Haziran’da gelen TÜFE verisi, bankacılık sektörü üstündeki baskıyı hafifletti. Beklentinin oldukça altında gelen enflasyon, 19 Haziran’daki PPK öncesinde faiz indirimi beklentilerini artırdı. Bayram dönüşü ilk mesai günü olan 10 Haziran’da TCMB uzun zaman sonra ilk kez haftalık repo ihalesinde 100 milyar TL gibi yüksek bir likidite sağladı. Bu da bize Ağırlık Ortalama Fonlama Maliyeti’nin (AOFM) 19 Haziran’dan önce politika faizi olan %46 seviyelerine gerileyebileceğini düşündürüyor. Bankacılık endeksi, endeksten pozitif ayrışmaya devam ediyor. Bültende bankacılık sektörü karlarına, takipteki alacak oranlarına, segment kırılımlarına, finansal istikrar raporuna ve birçok sektörel gelişmeye yer verdik.
Veriler
✦ BDDK verilerine göre bankacılık sektörünün nisan ayındaki net karı yıllık bazda artışını sürdürürken mart ayına kıyasla belirgin bir düşüş gösterdi. Toplam net kar 48.088 milyon TL seviyesinde gerçekleşerek 2024 Nisan ayına göre %56 artarken 2025 Mart ayına kıyasla %51 oranında düşüş kaydetti. Bu sert düşüşte özellikle artan swap maliyetleri, ticari zararlar, faaliyet giderlerindeki yükseliş ve karşılık yükümlülüklerindeki artış etkili oldu. Ayrıca net faiz marjı ve kredi-mevduat makasındaki daralma da kârlılığı aşağı çekti.
✧ Sermaye yapısına göre alt kırılımlar incelendiğinde ise nisan ayında net karlarda; yabancı mevduat bankalarında %13, kamu bankalarında %81, katılım bankalarında %57, kalkınma ve yatırım bankalarında %16, yerli özel mevduat bankalarında ise %54’lük aylık daralma dikkat çekti.
Nisan 2025 | Yıllık Net Kar Değişimi (%) | Aylık Net Kar Değişimi (%) |
---|---|---|
Sektör Geneli | 56 | -51 |
Yerli Özel Mevduat | 280 | -54 |
Yabancı Mevduat | 18 | -13 |
Kamu | 587 | -81 |
Katılım | -26 | -57 |
Kalkınma ve Yatırım | 33 | -16 |
✦ Takipteki kredi oranında yukarı yönlü bozulma eğilimi devam ediyor. Geçtiğimiz yıl mayıs sonunda %1,52 olan oran, 2025 Nisan sonunda %2,11’e, mayıs sonunda ise %2,16’ya yükseldi. Ancak bu bozulma henüz ticari krediler tarafında belirginleşmiş değil. Son dönemdeki sınırlı artışa rağmen oran, hâlâ tarihsel ortalamanın oldukça altında seyrediyor. Mayıs sonu itibarıyla takipteki kredi oranı; tüketici kredileri ve bireysel kredi kartlarında %3,83 seviyesindeyken ticari kredilerde %1,63 ile daha ılımlı bir görünüm sergiliyor.
✦ Mayıs ayında enflasyondan arındırılmış toplam kredi hacmi, hem aylık hem de yıllık bazda artış gösterdi. Ancak bu büyüme, ağırlıklı olarak yabancı para kredilerindeki yükselişten kaynaklandı. Türk lirası krediler yıllık bazda reel olarak %1,7 oranında daralırken yabancı para kredilerdeki reel büyüme %12 seviyesine ulaştı. Toplam kredi hacminde mart ayına kıyasla yaşanan reel büyüme ise %1,31 oldu. Nisan ayının ilk haftasında ortalama %58,24 olan ticari kredi faizleri mayıs ayında ortalama %57,87 seviyesinde gerçekleşti. 3 aya kadar vadeli TL mevduat faizleri ise nisan ayındaki %55,15’lik ortalamasından mayıs ayında %58,79’a çıktı. Bu gelişmeler sonucunda nisan ayında 1,29 olan kredi-mevduat makası, mayıs ayı sonunda -1,27’ye geriledi.

✦ Kur korumalı mevduat stoğundaki erime hız kesmeden devam ediyor. Nisan ayının sonunda 659 milyar TL olan kur korumalı mevduat tutarı, geçtiğimiz ay içerisinde yaklaşık %13’lük bir gerilemeyle 576 milyar TL’ye düştü. Böylece KKM’nin toplam mevduat içindeki payı %3,06’dan %2,61’e gerilemiş oldu.

✦ Nisan ayında faiz oranlarındaki artış, kredi-mevduat faizi makasında yukarı yönlü bir hareket olarak kendini göstermişti. Ancak mayıs ayıyla birlikte, kredi faizlerindeki artışa kıyasla biraz daha geç güncellenen mevduat faizlerinin de yükselmesiyle kredi-mevduat faizi makası yeniden negatife döndü.

✦ Mayıs ayında kredi kartı harcamaları hem yıllık hem de aylık bazda büyüme kaydetti. Toplam harcama tutarı 2024 Mayıs ayında 2.134 milyar TL, 2025 Nisan ayında 1.444 milyar TL’yken geçtiğimiz ay 2.134 milyar TL oldu. Harcamalardaki yıllık büyümenin en yoğun olduğu ilk 3 alan; %80 ile kamu/vergi ödemeleri, %43 ile doğrudan pazarlama ve %41 ile kulüp/dernek/sosyal hizmetler oldu.
✦ Merkez Bankası’nın Mayıs 2025 Finansal İstikrar Raporu, sıkı para politikasının kredi piyasası ve finansal tercihlerdeki yansımalarını net biçimde ortaya koydu. Rapor, ticari kredi büyümesinin genel olarak durağanlaştığını ancak mart ayından itibaren TL lehine bir yön değişiminin başladığını gösteriyor. Yabancı para kredilerde ise büyüme sınırının %0,5’e çekilmesi, istisnaların daraltılması ve döviz piyasasındaki oynaklık talepleri baskılamış durumda. Buna karşılık TL kredilerde görece bir toparlanma dikkat çekiyor.
✦ Finansal İstikrar Raporu’nda tahsili gecikmiş alacaklara da ayrı bir parantez açılmış. Ticari kredi faizlerinin yüksek seyri finansal koşulların sıkılaştığını teyit ediyor. Konut kredilerinde ise, düşen faizler ve biriken talep sayesinde, reel bazda gerileyen fiyatların da etkisiyle hafif bir toparlanma var. Tahsil gecikmiş alacaklar (TGA) oranı bireysel tarafta, özellikle ihtiyaç kredisi ve bireysel kredi kartlarında yükseliyor. KOBİ kredileri nedeniyle firma tarafında da TGA artışı izleniyor.

Not: İlk grafikteki kesik çizgi, ilgili serinin 2012-2022 dönemi ortalamasını gösteriyor.
✦ Raporun bir diğer önemli kısmı 19 Mart’tan sonra yaşanan türbülans sonucunda dövize olan taleple birlikte TL’den kaçışın tersine dönmeye başlaması. Son dönemde hanehalkı ve şirketler TL cinsi varlıklara geri dönüyor. Döviz tevdiat hesapları ve KKM gibi ürünlerin payı ise giderek azalıyor. TL’nin sistem içindeki ağırlığının artması, Merkez Bankası tarafından makroekonomik istikrar açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendiriliyor.

Sektörden Açıklamalar
✦ Fitch Ratings Bankacılık Direktörü Ahmet Emre Kılınç, yılın ikinci yarısı için Türk bankacılık sektörüne ilişkin nötr beklentilerini koruduklarını belirtti. Kılınç, Merkez Bankası politika faizinin yıl sonunda %33’e inmesini öngördüklerini ve bunun bankaların net faiz marjlarını iyileştireceğini ancak piyasalardaki son oynaklık nedeniyle bu iyileşmenin yıl başındaki beklentilere kıyasla daha sınırlı olacağını vurguladı. Yüksek faiz ortamının kredi maliyetlerini artırdığını ancak aktif kalitesindeki risklerin halen yönetilebilir seviyede seyrettiğini, kârlılıkta bu yıl bir miktar artış olabileceğini ifade etti.
✦ Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, İstanbul Finans Merkezi’nde gerçekleşen 2. İstanbul Dünya İslam Ekonomisi Zirvesi’nin açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye’de finansal sistemin derinleşmesinin sürdürülebilir büyüme için kritik olduğunu, bu nedenle katılım finans sektörüne verilen önemin altını çizdi. Karahan, özellikle altın hesapları gibi enstrümanlarla yastık altındaki tasarrufların ekonomiye kazandırılmasının hedeflendiğini aktardı. Karahan, Merkez Bankası’nın likidite ve makro ihtiyati politikalarında katılım finansın iş modeline özel çözümler ürettiğini anlattı. Konvansiyonel bankaların kullandığı sterilizasyon yöntemlerinin katılım finans ilkeleriyle her zaman uyumlu olmadığını söyledi. Bu nedenle, likidite fazlası durumlarında alternatif sterilizasyon araçları geliştirdiklerini, likidite açıklarında ise katılım finans ilkeleriyle uyumlu yeni likidite sağlama yöntemleri oluşturduklarını belirtti.