Sektörel Görünüm - Haziran 2025 Sanayi Bülteni

PMI

✦ İstanbul Sanayi Odası’nın Türkiye İmalat PMI verisi, Mayıs’ta 47,2’ye gerileyerek 50 eşik değerinin altında 14. ay üst üste kalmış. oldu. Yeni siparişlerdeki düşüş belirginleşti ve azalış serisi 23 aya ulaştı. İstihdam ile satın alma hacimleri de Nisan’a göre belirgin şekilde gerilerken, işletmeler hem hammadde hem de nihai ürün stoklarını azaltmayı sürdürdü. Firmalar istihdamlarını aralıksız altıncı ayda da azalttı. Liranın değer kaybı girdi maliyetlerini yükseltmeye devam etse de, girdi enflasyonu nisan’da gördüğü son bir yılın zirvesinden mayıs’ta aşağı yöneldi. Nihai ürün fiyat artışları da ivme kaybederek 2025’in en düşük seviyesine indi. Üretim endeksindeki yavaşlama trendi sürdü; Mayıs’taki düşüş, Ekim 2024’ten bu yana gözlenen en sert gerileme oldu.

✦ Mayıs anketine göre izlenen 10 sektörden yalnızca biri – giyim ve deri ürünleri – 50 eşik değerini aşarak büyüme gösterdi; bu sektör 50,2 puanla dokuz ay süren daralmanın ardından ilk kez toparlanma sinyali verdi. Üretim ve yeni siparişlerde, giyim ve deri ürünleri dışında büyüyen tek sektör metalik olmayan mineral ürünlerdi. Gıda üretiminde ise son sekiz ayda ilk defa yavaşlama gözlendi. İstihdam tarafında elektrik-elektronik, gıda ve ana metal sanayi istihdamını artırırken, kara ve deniz taşıtları Ocak 2016’dan beri görülen en sert gerilemeyi yaşadı. Fiyat cephesinde, ürün fiyatlarının gerilediği tek sektör tekstil oldu ve burada düşüş üçüncü ayına girdi. Tedarik zinciri genel olarak iyileşse de teslimat süreleri kara ve deniz taşıtları, ana metal sanayi ile kimyasal, plastik ve kauçuk ürünler sektörlerinde uzadı. Maliyet baskısı tüm sektörlerde sürerken, girdi fiyatları en hızlı artışı ağaç-kâğıt, metalik olmayan mineral ve elektrik-elektronik ürünlerinde kaydetti.

Sanayi Üretimi

✦ Nisan ayında sanayi üretim endeksinde manşette yıllık bazda %3,3 artış görülse de, aylık bazda %3,1’lik daralma dikkat çekici. Buradaki ayrışmanın temelinde baz etkisi yatıyor. 2024’te imalat sanayinin ciddi daralma gösterdiği ayların ardından yıllık artış oranları doğal olarak güçlü kalıyor. Ancak aynı zamanda 2025’in ilk çeyreği ve özellikle nisan verisi, sanayide ivme kaybının devam ettiğini gösteriyor. Aylık bazda üretim, imalat sanayi özelinde %3,4 daralırken; sermaye malı üretiminde %9,6, dayanıksız tüketim mallarında %3,0, dayanıklı tüketim mallarında %0,4 düşüş görüldü. Tek pozitif ayrışan kalem enerji üretimi oldu. Alt kırılımda ise özellikle bilgisayar, elektronik ve optik ürünlerde %19,4’lük sert daralma dikkat çekiyor. Yüksek teknolojili üretimdeki %32,2’lik düşüş ise geçen ay savunma sanayinden gelen sipariş etkisinin bu ay ortadan kalkmasıyla oluştu.

✧ İmalat sanayi alt faaliyet kollarının 24’ünden 15’inde üretim daralması yaşandı. Bu da bize daralmanın genele yayıldığını gösteriyor. Özellikle bilgisayar ve optik ürünler, metal eşya ve diğer makine teçhizatta hem aylık hem yıllık bazda zayıf seyir dikkat çekici. Mayıs ayına ilişkin öncü göstergeler ise karışık. PMI verisi 50 eşik değerinin altında kalmaya devam ederken, kapasite kullanım oranı yukarı yönlü. İhracat iklim endeksi de eşik değer üzerinde kalsa da sınırlı bir yükseliş gösterdi. Yani sanayi üretimi tarafında toparlanma sinyali netleşmiş değil. Yılın ikinci yarısı için izlenecek temel dinamikler ihracat talebinin gücü, iç talepteki seyir ve kredi koşulları olacak.

İhracat

✦ Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından açıklanan verilere göre Türkiye’nin mayıs ayındaki toplam ihracatı geçtiğimiz seneye kıyasla %2,7 artarak 24.834 milyon dolar oldu. Bu tutar, aylık bazda bugüne kadar kaydedilen en yüksek ihracat değeri olarak kayıtlara geçti. Aynı zamanda toplam ihracat büyüklüğü 2025 Mart ayına göre %18,7 oranında artış gösterdi.

✧ Alt sektörleri incelediğimizde bitkisel ürün ihracatının yıllık bazda %1,7 düşerken hayvansal ürün ihracatının %5,7 yükseldiğini görüyoruz. Tarıma dayalı işlenmiş ürün ihracatı toplam %3,6 düşerken bunun alt kalemlerinden tekstil ve hammadde ihracatında %1’lik, deri ve deri mamulleri ihracatında %8’lik ve halı ihracatında %10,1’lik daralma gerçekleşti. Kimyevi madde ve mamul ihracatı %8,4 gerilerken sanayi sektörü genelindeki toplam ihracat büyüklüğü ise %8,2 yükseldi. Öte yandan, sanayi mamulleri içerisinde toplam ihracata %1’in üzerinde katkı sağlayan sektörler arasında, mayıs ayında ihracatını yıllık bazda en fazla artıran sektör %118 ile gemi, yat ve hizmetleri oldu. Diğer 10 sektörün ise 7’sinde ihracat büyüklüğü yıllık bazda artış gösterirken savunma ve havacılık sanayii ihracatı %24, hazır giyim ve konfeksiyon %7,3, makine ve aksamları %5,4, çimento cam seramik ve toprak ürünleri ihracatı %0,9 daraldı.

SektörMayıs İhracatı (bin USD)Yıllık Değişim (%)
Otomotiv3.947.72022,9
Kimyevi Maddeler ve Mamulleri2.767.723-8,4
Elektrik ve Elektronik1.676.81812,2
Hazır Giyim ve Konfeksiyon1.520.390-7,3
Çelik1.504.8573,6
Demir ve Demir Dışı Metaller1.237.0542,6
Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri1.060.3380,1
Makine ve Aksamları1.007.847-5,4
Tekstil ve Hammaddeleri854.319-1,0
Mücevher842.49344,9
Savunma ve Havacılık Sanayii741.881-24,3

✧ Mayıs ayındaki ihracat verilerini ve güncel gelişmeleri değerlendiren TİM Başkanı Mustafa Gültepe şu ifadeleri kullandı: Geçen ay 12 sektörümüz ihracatını artırdı. Otomotiv, elektrik-elektronik ve gemi-yat sektörlerimiz bugüne kadarki en yüksek ihracat değerlerine ulaştı. 14 sektörümüz ise ne yazık ki eksi yazdı. Tüm zamanların en yüksek aylık ihracat değerine ulaştığımız bir ayda sektörlerimizin yarıdan fazlasının ekside kalması alışık olduğumuz bir tablo değil. Bu mesajı iyi okumamız gerekiyor. Nitekim ilk çeyrek büyüme verileri de üretim ve ihracat tarafında işlerin yolunda gitmediğini gösteriyor. İlk çeyrekte elde edilen yüzde 2'lik büyüme ağırlıklı olarak tüketimden kaynaklanıyor. Tüketim Ocak-Mart döneminde büyümeye 1,56 puan katkı sağladı. Net ihracat ise eksi 0,56 puanda kaldı. Bu sonuç bize üretim ve ihracata dayalı büyüme modelinden uzaklaştığımızın sinyallerini veriyor.”

✧ Nisan ayında 50,8 olan İstanbul Sanayi Odası (İSO) Türkiye İmalat Sektörü İhracat İklimi Endeksi, Mayıs 2025’te 51’e yükselerek üst üste 17. ay eşik değerin üzerinde gerçekleşti. Endeksin 50 eşiğinin üzerinde kalması, ihracatçılar açısından talep koşullarının iyileştiğini teyit ediyor. Büyümenin coğrafi dağılımına bakarsak ihracatımızın ikinci büyük pazarı olan ABD’de büyüme yeniden ivme kazandı. Avrupa’daki tablo ise karmaşık. İtalya, İspanya ve Hollanda gibi bazı ülkelerde büyüme sürerken Almanya ve Fransa’da daralma devam etti. Bu tablo, ihracatçılarımızın Avrupa’da güçlü bir toparlanma görmeden genel ihracat artışında kalıcı bir rahatlama yaşamasını zorlaştırıyor. Orta Doğu’da ise ihracatın güçlü kaldığını görüyoruz. BAE’de petrol dışı üretimde belirgin artış var ancak büyüme hızı Eylül 2021’den bu yana en düşük seviyesine geriledi. Suudi Arabistan ve Kuveyt’te üretim yavaşlasa da büyüme trendi sürüyor. Bu coğrafya, Avrupa’daki yavaşlamanın etkisini dengeleyen unsurlardan biri oldu.

İstihdam

✦ Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) yayımladığı son verilere göre, mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı %8,6’ya yükseldi. 60 baz puanlık bu artış, Haziran 2024’ten bu yana aylık bazda kaydedilen en yüksek oran oldu. İşsiz sayısı 203 bin kişi artarak 3 milyon 63 bine çıkarken işsizlik oranı erkeklerde %7,1, kadınlarda %11,5 olarak kaydedildi. İstihdam edilenlerin sayısı aynı dönemde 316 bin kişi azalarak 32 milyon 359 bine düştü, istihdam oranı ise 0,5 puan azalışla %48,8 oldu. (erkek %65,8; kadın %35,2). İşgücü Nisan ayında 114 bin kişi azalarak 35 milyon 421 bine oldu ve işgücüne katılma oranı 0,2 puan azalarak %53,4 olarak gerçekleşti. Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı ise 3,4 puan yükselerek %22,5’e çıktı.

Kapasite Kullanım Oranı ve Reel Kesim Güven Endeksi

✦ Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre Mayıs 2025’te Reel Kesim Güven Endeksi zayıflayan beklentilerle birlikte düşüş kaydetti. Mevsimsellikten arındırılmamış endeks bir önceki aya göre 1,8 puan gerileyerek 101,4’e, mevsimsellikten arındırılmış endeks ise 2,2 puan azalışla 98,6 seviyesine indi. Endekste aşağı yönlü baskıyı; üretim hacmi, iç ve dış sipariş beklentileri, mevcut sipariş miktarı ve yatırım harcamalarına yönelik değerlendirmeler oluşturdu. Buna karşın genel gidişat ve gelecek üç ay istihdam beklentileri endekse sınırlı pozitif katkı sundu. Üretim ve siparişlere dair beklentilerin önceki aya göre zayıfladığı görülürken 12 aylık ÜFE beklentisi de 0,5 puan azalışla %38,4’e geriledi.

✦ Kapasite Kullanım Oranı (KKO) ise imalat sanayisinde sınırlı bir toparlanmaya işaret etti. Mevsimsel etkilerden arındırılmış KKO mayısta 0,5 puan artışla %75,1’e, arındırılmamış KKO ise 0,7 puan yükselişle %75’e çıktı.

Sektörden açıklamalar

✦ Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Toygar Narbay, mevcut ekonomi politikalarının sürmesi halinde yıl sonuna kadar birçok hazırgiyim firmasının özkaynaklarını tüketerek konkordato veya iflas sürecine sürüklenebileceğini belirtti. Narbay, uygulanan yüksek faiz politikasının enflasyonu düşürmek yerine üretim ve ihracat yapısına zarar verdiğini, bu politikanın reel sektördeki firmalar üzerinde ciddi maliyet baskısı yarattığını ve fiyat artışları yoluyla yeniden enflasyonist etkiler doğurduğunu vurguladı.

✦ TİM Tekstil Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Fikret Kileci, ekstil maliyetlerinin rekabet avantajını kaybettirdiğini, 2 dolarlık tişört gibi düşük katma değerli üretimin artık Türkiye için sürdürülebilir olmadığını, üretimin Mısır ve Suriye gibi düşük maliyetli ülkelere kayabileceğini belirtti. Türkiye’nin tekstilden vazgeçemeyeceğini vurgulayan Kileci, makine parkı ve insan kaynağı envanterinin çıkarılarak bölgesel yetkinliklere göre stratejik yönlendirme yapılması gerektiğini söyledi.

✦ Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği Başkanı Berke İçten, sektörün 2022 son çeyreğinden itibaren üretim maliyetlerindeki artış nedeniyle rekabet gücünü kaybettiğini, ithalatın ucuzlamasıyla dış ticaret fazlası veren sektörün 2024 itibarıyla 550 milyon dolar açık verdiğini belirtti. Özellikle deri ayakkabı alanında güçlü olan Türkiye’nin, tüketici tercihlerindeki değişimle birlikte spor ve konfor ayakkabılarına yönelimin arttığını, bu alanda rekabetin sürdürülebilirliği için ithal hammaddelere uygulanan yüksek gümrük vergilerinin düşürülmesi gerektiğini ifade etti. Üretimin yurtdışına kaymasının ayakkabı sektöründe henüz sınırlı kalmış olsa da Mısır gibi ülkelerdeki düşük işgücü ve enerji maliyetleri ile ithalat avantajlarının arttığına dikkat çeken İçten, kayıt dışı ve sahte ayakkabı üretiminin yıllık 200 milyon çifte ulaştığını ve bunun vergi kaybının 1 milyar dolara yaklaştığını vurgulayarak devletin çok bakanlıklı sıkı denetim mekanizmaları kurması gerektiğini belirtti.

✦ Makine İmalat Sanayi Dernekleri Federasyonu Başkanı Adnan Dalgakıran, sektörün ihracat siparişlerinde ve toplam ihracat hacminde düşüş yaşandığını, özellikle kilogram bazında ihracat değerinin gerilediğini söyledi. Çin’den dolar bazlı ara malı ithalatına karşılık ihracatın ağırlıklı olarak euro bazında gerçekleştiğini, bu nedenle euro/dolar paritesindeki değişimlerin ihracat rakamlarını yanıltıcı biçimde etkilediğini ifade etti. Hem işverenin maliyetleri fiyatlara yansıtamadığını hem de çalışanların satın alma gücünün eridiğini belirterek mevcut sıkı para politikası ve yüksek faiz ortamında işletmelerin bırakın yatırım yapmayı, faaliyetlerini sürdürebilmekte bile zorlandığını kaydetti. Avrupa’daki yavaşlamanın Türkiye ihracatını baskıladığını, enerji tüketimi ve ara malı ithalatındaki azalmayla üretimdeki daralmanın gözlemlenebileceğini ifade eden Dalgakıran, küresel ticaretteki belirsizliklerin de yatırım kararlarını daha riskli hâle getirdiğini dile getirdi.