Araştırma
/
Yazılar
/
Şirket Notları
/
KCHOL Analist Toplantısı Notları (2025/3)

KCHOL Analist Toplantısı Notları (2025/3)

Koç Holding, 2025 yılı ilk çeyrek sonuçlarını değerlendirmek üzere analistlerle bir toplantı düzenledi. Toplantıda holdingin finansal performansının yanı sıra iştirak bazında gelişmeler, güncel riskler, hisse geri alımı ve potansiyel stratejik adımlara ilişkin değerlendirmeler paylaşıldı.

KCHOL Analist Toplantısı Notları (2025/3)

Finansal Performans ve Segment Dağılımı

Koç Holding, 2025’in ilk çeyreğinde özellikle otomotiv ve dayanıklı tüketim segmentlerinden gelen zararlarla konsolide bazda 1,4 milyar TL net zarar açıkladı. Enerji segmentinden 75 milyon TL pozitif, otomotiv segmentinden 2,033 milyon TL pozitif katkı gelse de; finans sektöründen 855, dayanıklı tüketim sektöründen 1,036 mn TL negatif katkı geldi. Konsolide net kara yıllık bazda baktığımızda otomotiv segmentinde geçtiğimiz yıl rakamlarıyla kıyasladığımızda 6,4 milyar TL, dayanıklı tüketim tarafında ise 2,5 milyar TL’lik zarar farkı oluşurken, finans (4,1 milyar TL), enerji (206 milyon TL) ve diğer segmentlerin (432 milyon TL) pozitif değişim görüyoruz. Segment bazında gelirlerin %31’i enerji, %28’i otomotiv ve %22’si finans segmentinden geldi. Holdingin net aktif değer iskontosu %36 seviyesine ulaşarak tarihsel ortalamanın oldukça üzerine çıktı. Yabancı payının %45’in altına gerilemesi ve Türkiye’nin CDS primlerindeki yükseliş, bu iskontoyu derinleştiren temel unsurlar arasında öne çıktı.

Likidite ve Finansal Görünüm

Holding güçlü likidite pozisyonunu korumayı sürdürüyor. Solo bazda net nakit pozisyonu 1,05 milyar dolar olarak gerçekleşti. Nakit varlıklarının %58’i döviz cinsinden; toplam döviz gelirlerinin payı ise Tüpraş’ın katkısıyla %48’e ulaştı. Solo net yabancı para pozisyonu 605 milyon dolar fazla verirken, hedge sonrası konsolide net pozisyon 150 milyon dolar düzeyinde. Cari oran 1,22x, net finansal borcun FAVÖK’e oranı ise 1,3x seviyesinde. Yılın ilk çeyreğinde elde edilen temettü gelirleri 19,7 milyar TL oldu. Bu, geçen yılki 38,5 milyar TL’ye kıyasla %49’luk bir gerilemeye işaret etse de, gelirlerin büyük kısmı döviz bazlı iştiraklerden geldiği için kur riski sınırlı kaldı.

Geri Alım

Yönetim, holding hisselerinin şu anda %36 iskontolu işlem gördüğünü ve bu seviyeyi yüksek bulduklarını belirtti. Ancak henüz net bir geri alım kararı alınmadığını, mevcut likiditenin en verimli şekilde kullanılmak istendiğini ve bir karar alınırsa kamuoyuyla paylaşılacağını ifade etti. Geri alım konusunun iştirak bazında da değerlendirildiği aktarıldı. Arçelik’in 10 milyar TL’lik geri alım programı sonrasında holdingin benzer bir adım atıp atmayacağı soruldu. Yönetim, sınırlı nakit pozisyonu nedeniyle kaynakları verimli değerlendirmeye odaklandıklarını ve yalnızca Arçelik özelinde değil tüm iştiraklerde fırsatlara baktıklarını söyledi. Özellikle birleşme ve satın alma (M&A) olanaklarını değerlendirdiklerini ve finansman koşullarının oldukça sıkı olduğunu belirterek, doğru zamanda doğru kararı vermek istediklerini vurguladılar.

Tarifeler

Yeni ticaret tarifelerinin etkileri belirsizliğini korurken, otomotiv ve beyaz eşya segmentlerinin daha duyarlı olabileceği vurgulandı. Tofaş ve Ford Otosan tarafında AB ihracatının etkilenmesi beklenmiyor. Ancak global tedarik zinciri ve rekabet ortamının önümüzdeki 3–6 ayda netleşeceği belirtildi. Kısa vadede satışlarda ciddi bir etki öngörülmese de tedarik zinciri kaynaklı risklere dikkat çekildi. Beyaz eşya tarafında, ABD-Çin hattındaki ticari gelişmelerin dolaylı etkiler yaratabileceği ifade edildi. Çinli üreticilerin ABD dışında kapasite arayışına girmesi hâlinde Avrupa’ya yönelmeleri durumunda rekabetin artabileceği; ancak Beko ve Whirlpool gibi güçlü markaların bu etkiyi sınırlayabileceği belirtildi.