Araştırma
/
Yazılar
/
Şirket Notları
/
SAHOL Analist Toplantısı Notları

SAHOL Analist Toplantısı Notları

Sabancı Holding, ilk çeyreğe dair yayınladığı finansal sonuçlarının ardından bir analist toplantısı düzenledi. Toplantıda, holdingin ilk çeyrek performansı, iştiraklerin katkısı, net aktif değerin durumu gibi konular ele alındı.

SAHOL Analist Toplantısı Notları

Finansal Görünüm

2025 yılının ilk çeyreğinde Sabancı Holding’in kombine gelirleri, bir önceki yılın aynı dönemine göre %4 artarak 337 milyar TL’ye ulaştı. Bu büyüme, toplam gelirin %56’sını oluşturan bankacılık segmentindeki %13’lük yıllık gelir artışından kaynaklandı. Öte yandan, toplam gelirin %44’ünü temsil eden banka dışı gelirlerde yıllık bazda %5’lik bir düşüş yaşandı. Kombine FAVÖK %11,3’lük marjla 38 milyar TL olarak gerçekleşti. Banka dışı faaliyetlerde nominal FAVÖK seviyesi yıllık bazda sabit kalırken; özellikle finansal hizmetler segmentindeki toparlanma ve enerji tarafında güçlü marjların korunması sayesinde, banka dışı FAVÖK marjı %11’e ulaşarak son üç yılın en yüksek ilk çeyrek seviyesine çıktı. Konsolide net zarar, 2024’ün ilk çeyreğinde kaydedilen 7,4 milyar TL seviyesinden 2025’in aynı döneminde 2,9 milyar TL’ye gerileyerek ciddi bir iyileşme gösterdi. Bankacılık segmenti, bu dönemde 614 milyon TL net zarar açıkladı. Ancak holding seviyesindeki parasal kayıplar hariç tutulduğunda, banka dışı segmentin net zararı yaklaşık 875 milyon TL oldu. Banka dışı Net Borç/FAVÖK oranı, Sabancı Holding’in hedef seviyesi olan 2,0x’in altında kalarak 1,6x seviyesinde gerçekleşti. Holding’in solo net nakit pozisyonu, çeyrek boyunca elde edilen temettü gelirleriyle birlikte 2025’in ilk çeyreği sonunda 18,4 milyar TL’ye ulaştı. Nisan ayı başında yapılan 6,3 milyar TL’lik brüt temettü ödemesinin ardından bu pozisyon, 2024 yıl sonundaki seviyeye yakın bir düzeyde kaldı. Ayrıca, banka dışı yatırım harcamalarının satışlara oranı %10 seviyesinde gerçekleşerek, orta vadede hedeflenen %15-%20 aralığına paralel bir görünüm sergiledi. 2024 yılı sonunda 10,6 milyar USD olan net aktif değer, nisan ayında 8,8 milyar USD seviyesine geriledi. Bu çeyrek itibarıyla enerji sektörünün net aktif değerinin toplamdaki payı (%35) bankacılık sektörünü (%34) geçti.

Akbank

Akbank, 2025’in ilk çeyreğinde Sabancı Holding’in finansal sonuçlarına en büyük katkıyı sağlayan taraf olarak öne çıktı. Bankanın güçlü bilançosu ve etkin aktif-pasif yönetimi sayesinde, konsolide net zararın azalmasında belirleyici rol oynadı. Özellikle geçen yılın aynı dönemine göre zarardan sıfıra yakın bir noktaya gelen net kar performansı, holdingin genel karlılığındaki iyileşmenin temel unsurlarından biri olarak dikkat çekti. Sermaye yeterlilik oranı %17,4 seviyesinde korundu. Bankanın son üç yılda aktif müşteri sayısı %70 artarak (6,1 milyon) 14,6 milyona ulaştı. Bu hızlı büyüme, Akbank’ın dinamik varlık-yükümlülük yapısına ve sürdürülebilir gelir kaynaklarına yaptığı stratejik yatırımlar sayesinde mümkün oldu. Aynı zamanda bankanın güçlü müşteri tabanına dayalı mevduat yönetimi de likidite açısından istikrarlı bir yapı sunuyor.

Enerjisa Üretim

Enerji segmenti, Sabancı Holding’in stratejik öncelikleri arasında yer almayı sürdürürken, özellikle sürdürülebilirlik ve enerji arz güvenliği odaklı yatırımlarıyla ön plana çıktı. Üretim tarafında gelirler bir önceki yıla göre %21 oranında artış gösterirken FAVÖK büyümesi %4 oldu. FAVÖK marjı, 253 baz puanlık düşüşle %15 seviyesine geriledi. Ancak gelir büyümesine rağmen, kuraklık nedeniyle hidroelektrik santrallerin üretim katkısında sınırlamalar yaşandı. Bu durumun, özellikle enerji karmasındaki maliyet yapısını olumsuz etkilediği belirtildi. Üretim portföyünde yenilenebilir kaynakların payı artırılmaya devam edilirken, şirket 2028 yılı sonuna kadar toplam 6.250 MW kurulu güce ulaşmayı hedefliyor. Bu hedef, şirketin hem Türkiye’deki özel sektör elektrik üretiminde liderliğini pekiştirmesini hem de sürdürülebilir büyüme stratejisini desteklemesini amaçlıyor.

Malzeme Teknolojileri (Akçansa - Çimsa - Brisa - Kordsa)

Bu segmentte yerli pazardaki zorlu koşullara rağmen iç operasyonlar dirençli kaldı. Alternatif yakıt kullanımı ve düşük enerji maliyetleri kârlılığı destekleyen faktörler arasında yer aldı. Segmentin kombine cirosu %8,8’lik düşüşle 22,4 milyar TL seviyesine gerilese de fiyatlama disiplini ve verimlilik artışı ile net kar %2,6 artışla 347 milyon TL seviyesine ulaştı. Avrupa’daki bazı bölgelerde güçlü talep devam ederken, iç piyasada inşaat ve hava koşulları belirleyici oldu.