Türk Hava Yolları Analist Toplantısı Notları (2025/3)
Türk Hava Yolları yayınladığı finansal sonuçlarının ardından 29 Nisan’da bir analist toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıda şirketin ilk çeyrekteki finansal ve operasyonel performansı ile 2025 beklentilerine yönelik bilgilere yer verildi.

Operasyonel Performans
Şirket, yılın ilk çeyreğinde operasyonel performansın mevsimsellikten belirgin şekilde etkilendiğini ifade etti. Ramazan ayının mart ayına denk gelmesi, Paskalya tatilinin ikinci çeyreğe kayması ve şubat ayında İstanbul’da yaşanan kar fırtınası gibi faktörler, çeyrek boyunca talep üzerinde baskı yarattı. Bu gelişmeler, toplam gelir artışının %3 seviyesinde sınırlı kalmasına neden oldu.
Diğer taraftan, yolcu kapasitesi yıllık bazda %4,3 artarak pandemi öncesi seviyelerin %40 üzerine çıktı. Uzun bir aranın ardından Bingazi ve Şam’a yönelik operasyonlar yeniden başlatılırken Ohrid’e gerçekleştirilen direkt uçuşlarla birlikte şirketin uluslararası destinasyon sayısı 300’e ulaştı. Yaklaşık 19 milyon yolcunun taşındığı dönemde doluluk oranı %80,6 olarak gerçekleşirken zamanında kalkış performansı %91 seviyesine ulaşarak son 20 yılın en yüksek düzeyine çıktı. Kargo segmenti, küresel ticaret görünümündeki belirsizliklere rağmen dirençli bir performans sergileyerek 762 milyon dolar gelir elde etti. Turkish Technic’in dış gelirleri ise 2019 yılı seviyesinin iki katından fazla artış göstererek 141 milyon dolara ulaştı. Indigo ve Air India Express ile yapılan yeni iş birliklerinin teknik segmentin gelecek dönem performansına ivme kazandırması bekleniyor.
Öte yandan İstanbul Havalimanı ile yürütülen işbirliği çerçevesinde Avrupa’nın ilk eş zamanlı üçlü pist operasyonları başarıyla gerçekleştirildi. Bu önemli adım, hava trafiği hareket kapasitesinin %25 oranında artırılmasına katkı sağladı. Şirket ayrıca yıl sonuna kadar dördüncü pistin devreye alınmasıyla birlikte, küresel havacılık endüstrisinde yeni bir ölçüt oluşturarak eş zamanlı dörtlü bağımsız pist operasyonlarını başlatmayı hedefliyor.
Karlılık Üzerindeki Baskı
Önceki dönemlere kıyasla daha düşük seviyede gerçekleşen Brent petrol fiyatları ve Dolara karşı güç kazanan Euro, karlılık üzerinde bir pozitif etkiye sahip olsa da personel maliyetlerindeki artışı telafi edemedi. Türkiye’deki yüksek enflasyon doğrultusunda, personel giderleri yıllık bazda %30’un üzerinde büyüme kaydetti ve toplam giderler içerisinde oranı akaryakıt giderleriyle aynı orana ulaştı. Yer hizmetleri, bakım ve ikram gibi diğer operasyonel maliyet kalemleri de operasyonel karlılığı basılayan diğer faktörler oldu.
Öte yandan GTF motorlarında yaşanan arızalar nedeniyle bazı uçakların yere indirilmesi, yakıt dışı birim maliyetlerde yaklaşık 2 puanlık ek artışa yol açtı. Ayrıca SunExpress ve AJet gibi bağlı ortaklıklarda kârlılığın zayıflaması net kâr üzerinde ilave baskı yaratırken, artan vergi giderleri de şirketin dönem sonunda piyasa beklentilerinin aksine zarar açıklamasında etkili oldu.
Beklentiler
Şirket, yılın ilk çeyreğinde elde edilen sonuçların beklentilerle uyumlu gerçekleştiğini ve ikinci çeyrek itibarıyla performansta kademeli bir iyileşme öngörüldüğünü belirtti. Ramazan Bayramı ve Paskalya tatilinin Nisan ayına denk gelmesiyle birlikte, yolcu talebinde pozitif bir ivme yakalandığı ifade edildi. Yılın ilk yarısında, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla benzer bir büyüme performansı bekleniyor.
Bununla birlikte, küresel ticaret politikalarına yönelik belirsizlikler ve zayıflayan tüketici güveninin talep üzerinde aşağı yönlü risk oluşturabileceği değerlendiriliyor. Ancak mevcut ileriye dönük rezervasyonlarda anlamlı bir yavaşlama gözlemlenmediği vurgulandı. Teknik segmentte, Indigo ve Air India Express gibi yeni iş birlikleri sayesinde önümüzdeki dönem için ek büyüme potansiyeli oluştuğu belirtildi. Yakıt fiyatlarındaki gerilemenin kısmen desteklediği operasyonel kârlılık, yüksek enflasyon ve yavaşlayan gelir büyümesi nedeniyle baskı altında kalmaya devam ederken yılın ilerleyen dönemlerinde toparlanma sinyalleri öngörülüyor.
Öte yandan uçak teslimat takvimlerinin tarifelerden etkilenmesi durumunda sektör genelinde kapasite büyümesinin sınırlanabileceği ve bunun da birim gelirleri destekleyebileceği değerlendiriliyor. Tüm bu gelişmeler ışığında, şirket 2025 yılı için %6-8 aralığında yolcu kapasitesi artışı ve yatay birim gelir beklentisini koruduğunu açıkladı.