Araştırma
/
Yazılar
/
Kripto Varlıklar
/
Amerikan Seçimlerini Bilen Uygulama: Polymarket

Amerikan Seçimlerini Bilen Uygulama: Polymarket

2024 ABD Başkanlık Seçimleri, sadece siyasi arenada değil, finans ve blok zincir dünyasında da büyük bir kırılma noktası yarattı. Ancak bu sefer anketlerden oyların sayıldığı sandıklardan çok, tahmin piyasalarında dönen milyarlarca dolar konuşuluyordu. Polymarket, seçim öncesi gördüğü 4.5 milyar dolarlık hacimle inanılmaz bir sıçrama yaşadı ve seçim sonuçlarını belirlediği bile iddia edildi. Geleneksel anket şirketleri ve medya yorumcuları, hala eski yöntemlerle halkın nabzını tutmaya çalışırken, Polymarket’te işlem yapan binlerce kişi, finansal teşviklerin sağladığı keskin analitik yetenekleriyle çok daha doğru tahminlerde bulundu.

Amerikan Seçimlerini Bilen Uygulama: Polymarket

Peki, nasıl oldu da merkeziyetsiz bir tahmin piyasası, devasa seçim anketlerinden ve uzman analizlerinden daha isabetli tahminler yapmayı başardı? İnsanlar neden seçim sonuçlarını ve başka olayların nasıl sonuçlanacağını görmek için artık haber kanallarını değil de Polymarket’i takip etmeye başladı? Ve bu sistem sadece politik olaylarla mı sınırlı, yoksa gelecekte finans, medya ve bilgi ekonomisinin temel taşlarından biri mi olacak?

Sizler için Polymarket’in yükselişi, tahmin piyasalarının gücü ve gelecekte bizi nelerin beklediğine dair detaylı bir yazı hazırladık. İyi okumalar!

💭 Tahmin Piyasaları (Prediction Markets) Nedir ve Neden Önemlidir?

Tahmin piyasaları, insanların belirli bir olayın gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini öngörerek buna finansal olarak yatırım yaptığı mekanizmalardır. Bu sistemin temelinde katılımcıların kendi bilgi ve sezgilerini kullanarak gelecekteki olayların olasılıklarını fiyatlaması yatıyor. İsmin “tahmin piyasası” olması da tam olarak bu sebepten; yani bir nevi “topluluk bilgisiyle çalışan fiyatlandırma mekanizması” olmaları.

Aslında insanın olduğu yerde tahmin vardır, paranın olduğu yerde de piyasa. Bu yüzden de “bir olayın gerçekleşip gerçekleşmemesi” ihtimali üzerine değerli bir varlık yatırma olarak adlandırdığımız “bahis” kavramı, araç olarak para kullanılmamış olsa da milattan önce 3000’lere kadar dayanıyor. Peki “tahmin piyasası” dediğimizde aklımıza ilk gelen platformlardan olan Polymarket gibi uygulamalar için neden bu kadar bekledik? Bunun aslında birkaç sebebi var. 

Bu sebeplerin başında özellikle blok zincir teknolojisinin ortaya çıkışıyla birlikte daha geniş bir kitleye ve güvenli bir yapıya ulaşma imkanının oluşması var. Blok zincir tabanlı tahmin piyasaları, merkezi otoritelerden bağımsız olarak çalışabilen, manipülasyona karşı daha dirençli ve herkesin erişebileceği yapılar sunarak “geleneksel tahmin piyasaları” olarak adlandırabileceğimiz uygulamalardan ayrışıyor. “Geleneksel piyasa” kategorisine aldığımız tahmin marketleri, genelde tek bir merkezi otorite üzerinden yönetildiği için, gerçekleşeceği üzerine para yatırdığınız bir olayın gerçekleşmesi halinde bile paranızı alacağınızın bir garantisi yok. Bunun yerine olayın gerçekleştiği bilgisi geldiği anda paranızı yatıran, “kişi veya kişiler” yerine akıllı kontratlar tarafından yönetilen bir sistem daha çekici görünüyor, değil mi?

Bir diğer önemli sebep ise sosyal medyanın ve bilgi yayılımının son 10 yılda geçirdiği evrim. Bundan 50 yıl önce Afrika’da yaşayan bir insanın Amerika’daki seçim sonuçlarını anlık olarak öğrenmesi pek de mümkün değildi. Ya da İngiltere’de yaşayan bir insanın “herhangi bir konu” hakkında Türkiye’deki “herhangi bir insanın” düşüncesini anında öğrenebilmesi mümkün değildi. Teknolojinin gelişmesi ve teknolojik cihazlara erişimin kolaylaşması, bilgiye erişimin artması anlamına gelirken, bu cihazlarla birlikte günlük aktif kullanıcı ortalaması 245 milyonu bulan X gibi uygulamalar, bilgiyle birlikte ‘düşünce’ye erişimin de artmasını sağladı. İnsanların tahminleriyle bahis yapabileceği tahmin piyasaları da, işte buralardan evrildi. 

Polymarket gibi günümüzün popüler tahmin piyasalarına geçmeden önce, bu mekanizmanın temel işleyişini ve teorik altyapısını iyice anlamak önemli. Konuyu daha somut bir örnekle ele alarak tahmin piyasalarının nasıl çalıştığını ele alalım.

Diyelim ki bir tahmin piyasasında şu soru soruluyor: “İstanbul’da önümüzdeki hafta yağmur yağacak mı?” Eğer bir kişi yağacağını düşünüyorsa, piyasada "Evet" tokenleri satın alıyor; yağmayacağını düşünüyorsa da "Hayır" tokenlerini. Olay gerçekleştiğinde, doğru tahminde bulunan kişiler yatırımlarının karşılığını alırken, yanlış tahminde bulunanlar kaybediyor.

Bu mekanizma, aslında çok daha büyük çapta işleyebilir. Seçimler, spor karşılaşmaları, ekonomik gelişmeler, hatta popüler kültür olayları bile tahmin piyasalarının konusu olabilir. Önemli olan nokta, tahmin piyasalarının, anketlerden veya uzman görüşlerinden farklı olarak, insanların kendi paralarını riske atmalarını gerektirmesi. Bu da doğal olarak, katılımcıları daha bilinçli ve ‘doğru’ tahminler yapmaya teşvik eden bir sistem yaratıyor.

Tahmin piyasasının ne olduğunu anladık. Peki başarılı bir tahmin piyasası için ne gerekiyor? Bu noktada tahmin piyasalarının tarihsel gelişimini ve teorik altyapısını, başarılı olamamış projeleri genel hatlarıyla ele almak gerekiyor. Çünkü tahmin piyasaları yalnızca spekülatif bir oyun alanı değil, ”bilgi ekonomisi” kavramının yeni bir katmanı olarak giderek daha önemli bir hale geliyor. 

🏛️ Tahmin Piyasalarının Öncüleri: Augur ve Omen Neden Başarılı Olamadı?

Tahmin piyasalarının merkeziyetsiz bir şekilde çalışabileceği fikri, Ethereum'un erken dönemlerinden itibaren birçok insanın ilgisini çekti. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi bu olay, piyasanın manipülasyona daha kapalı hale gelmesi ve daha geniş bir bilgi tabanına dayanmasını sağlayabilirdi, zira geleneksel finanstaki “tahmin piyasalarının” birçoğunun sırf uygulamayı yöneten ekipler böyle istiyor diye sadece spor bahislerinden ibaret olduğunu da hatırlayalım.

Bu fikirle yola çıkan ilk projelerden biri Augur oldu. 2018 yılında Ethereum üzerinde başlatılan Augur, merkeziyetsiz bir tahmin piyasası oluşturmayı hedefliyordu. Teoride Augur, herkesin herhangi bir konu hakkında tahmin piyasaları oluşturmasına ve bu piyasalarda işlem yapmasına olanak sağlıyordu. Ancak, pratikte işler beklenildiği gibi gitmedi.

Augur’un Karşılaştığı Sorunlar:

  1. Kullanıcı Deneyimi: Augur'un arayüzü fazlasıyla karmaşıktı. Yeni kullanıcılar için erişilebilir olmaktan uzaktı ve tahmin piyasasına aşina olmayan biri için kullanımı oldukça zordu.
  1. Düşük Likidite: Bir tahmin piyasasının doğru çalışabilmesi için yeterli sayıda katılımcıya ve yüksek işlem hacmine sahip olması gerekir. “Talihsiz” diyebileceğimiz bir zaman diliminde, Ethereum henüz yeterli kullanıcı sayısına sahip değilken oluşturulan Augur’da işlem yapan kişi sayısı az olduğu için piyasa yeterince derinleşemedi. Bu da fiyatların verimsiz ve dalgalı olmasına neden oldu.
  2. Gaz Ücretleri: Ethereum’un ilk dönemlerindeki yüksek gaz ücretleri, Augur'un işleyişini daha da zorlaştırdı. Kullanıcılar, tahmin piyasasında bir işlem yapmak istediklerinde yüksek işlem ücretleri ödemek zorunda kalıyordu ve bu da platformun benimsenmesini büyük oranda engelledi.
  3. Regülasyon Riski: Merkeziyetsiz bir tahmin piyasasının en büyük sorunlarından biri regülatif belirsizlik oldu. Birçok hükümet, tahmin piyasalarını "kumar" kategorisine sokarak" yasal düzenlemeler getirdi. Bu da projeye olan kurumsal ve bireysel ilgiyi azalttı.

Tüm bu nedenlerden dolayı Augur, merkeziyetsiz tahmin piyasaları konusunda bir öncü olmasına rağmen, geniş kitleler tarafından benimsenemedi ve büyük ölçüde niş bir platform olarak kaldı. 

Bir süre geçtikten sonra, 2020’de yine Ethereum üzerinde oluşturulan Omen de Augur’a göre daha kullanıcı dostu bir arayüze sahip olsa da benzer sebeplerle piyasada tutunamadı ve başarısız tahmin piyasası girişimlerinden bir başkası oldu.

Augur ve Omen’in kullanıcı dostu olmaması, altyapı eksiklikleri ve sosyal ekosistemdeki yetersizlikleri, tahmin piyasalarının gelişimi için önemli dersler sundu. Bu eksikliklerden en iyi dersi çıkaran ise, 2024’te DeFi dünyasında büyük bir çıkış yapan Polymarket oldu.

💁‍♂️ Polymarket Nedir? Dikkat ve Bilgi Ekonomisi

Polymarket, Polygon ağı üzerinde çalışan merkeziyetsiz bir tahmin piyasası. Kullanıcılar, bu platform üzerinden politik seçimlerden spor müsabakalarına, finansal piyasalardan kültürel olaylara kadar geniş bir yelpazedeki konularda tahmin yapabiliyor ve bu tahminleri tokenize ederek işlem görebilir hale getirebiliyorlar. Tahmin yapmayı finansallaştıran ve bilgi akışını doğrudan piyasa fiyatlarına yansıtan bir platform olarak çalışıyor. 

Başta “Tahmin piyasaları için neden bu kadar bekledik?” demiştik ve “bilgi ve düşünce yayılımı” önermesini yapmıştık. “Polymarket için neden bu kadar bekledik?” sorusunun cevabı da aslında oldukça benzer. Augur ve Omen gibi uygulamalara göre daha iyi olan birçok özelliğinin yanında platformun hızlı bilgi tüketimi çağının zirvelerine denk gelmesi de öne çıkmasının büyük bir sebebi. 

📖 Polymarket’i Öne Çıkaranlar ve Geçmişten Alınan Dersler

Polymarket’in başarısı, büyük ölçüde geçmiş tahmin piyasalarının hatalarından ders çıkarmış olmasından geliyor. 

1. Kullanıcı Dostu Arayüz ve Basitlik

  • Polymarket, aşağıdaki görselden de anlayabileceğimiz üzere oldukça modern bir arayüze sahip ve basit bir kullanıcı deneyimi sunuyor. 
  • Mobil cihazlar için de optimize edilmiş bir platform sunarak, kullanıcıların her an her yerden işlem yapabilmesini sağladı.

2. Düşük Maliyetli ve Hızlı İşlemler

  • Polymarket, Ethereum yerine Polygon ağı üzerinde çalışıyor. Bu uygulamaların olduğu dönemde Ethereum’da işlem yapmak, yüzlerce dolar gerektirebiliyordu ancak Polygon, birkaç sent ile işlem yapmayı mümkün kılıyordu.

3. Yüksek Likidite: Daha Fazla Kullanıcı, Daha Sağlıklı Piyasalar

  • Polymarket, yukarıda bahsettiğimiz tercihleri ile kullanıcı sayısını hızla artırarak likiditeyi doğal bir şekilde artırmayı başardı. Kullanıcı sayısı arttıkça yapılan işlemlerin hacmi de büyüyünce fiyatlar daha istikrarlı olmuş oldu. 

4. Regülasyonlara Uyum ve Yasal Risklerin Azaltılması

  • Merkeziyetsiz tahmin piyasaları, genelde kumar yasalarına takılarak problem yaşıyordu. Polymarket ekibi, uygulamayı regülasyonlara uyumlu hale getirdi.

Tahmin piyasaları, bilgi ekonomisinin bir sonraki aşaması olarak karşımıza çıkıyor. Günümüzde insanlar sadece haberleri tüketmekle kalmayarak aynı zamanda bu haberlerin doğruluğu ve etkileri üzerine finansal bahisler oynayarak piyasayı şekillendiriyor. 

Polymarket, bu bağlamda "dikkat ekonomisinin finansallaşması" kavramını hayata geçiren en önemli örneklerden biri. İnsanların sadece spekülasyon yapmasını değil, bilgiye dayalı finansal kararlar almasını teşvik ediyor. Bu da gösteriyor ki tahmin piyasaları, sadece birer bahis platformu değil, aynı zamanda geleceğin bilgi işleme ve değerlendirme mekanizmalarından biri. Gelecekte tahmin piyasalarının, haber doğrulama, politik karar alma, ekonomik analizler ve hatta bilimsel araştırmalar gibi pek çok alanda etkili bir araç haline gelmesi mümkün. Bu kısmı Vitalik’in tahmin piyasaları ve özellikle Polymarket’le ilgili görüşlerini incelediğimiz kısımda daha derin konuşacağız.

Öncelikle Polymarket’in tam olarak nasıl çalıştığını inceleyelim. 

🏍️ Polymarket Nasıl Çalışır?

Polymarket üzerindeki her bir olayda, tahmin edebileceğiniz üzere iki seçenek var: Evet ve Hayır. Çünkü dediğimiz üzere bu piyasalarda “bir olayın gerçekleşip gerçekleşmeyeceği” ölçülüyor. Tahmin piyasaları, spor müsabakalarını merkezine alan uygulamalardan da işte burada ayrışıyor. 

Örnek üzerinden gidersek Kanye’nin piyasaya meme coin süreceğine inanıyorsanız “Evet”i satın alıyorsunuz, aksi ise de “Hayır”ı. Ayrıca geleneksel finanstakinin aksine eğer kararınız değiştiyse tahmininizi geri de satabiliyorsunuz. Geleneksel tahmin piyasalarında olduğu gibi, Polymarket’te de fiyatlar arz-talep dengesi ile oluşuyor. Kullanıcılar, olayların sonucuna bağlı olarak pozisyon alarak bu fiyatları yönlendiriyor. Örneğin, bir olayın gerçekleşme ihtimalini piyasa %70 olarak fiyatlandırıyorsa, bu demektir ki piyasadaki katılımcıların çoğu bu sonucun gerçekleşeceğine inanıyor. Eğer kullanıcının fikri farklıysa ve piyasanın yanlış fiyatlandırma yaptığını düşünüyorsa bu da otomatik olarak bir fırsat olarak değerlendiriliyor.

🪜 Polymarket’te İşlemler Nasıl Yapılır?

Polymarket’in bu kadar popüler olmasının en büyük nedenlerinden biri, diğer merkeziyetsiz tahmin piyasalarına kıyasla çok daha kullanıcı dostu bir deneyim sunması demiştik. Ancak bu sadece sitenin görünümüyle alakalı değil. Platformun sağladığı akıcılık ve düşük işlem maliyetleri, kripto dünyasına aşina olmayan kullanıcıları bile kolayca içine çekiyor.

Peki, bir kullanıcı Polymarket’te nasıl işlem yapar?

  1. USDC KullanımıPolymarket, stabilcoin olan USDC üzerinden çalışıyor. Bu tercih, tahmin piyasalarının volatiliteden etkilenmeden çalışmasını sağlıyor. Eğer tahminlerinizi Ethereum (ETH) ya da diğer volatil kripto varlıklarla yapmak zorunda kalsaydınız, bir tahmininiz kazanırken bile yatırımınızın değeri düşebilir veya artabilirdi. USDC, dolara sabit değeriyle bu riski ortadan kaldırıyor. Ayrıca geleneksel finanstan gelen kullanıcıların kripto uygulamalarını kullanmaya başlarken büyük kolaylık sağlayan stabilcoin’leri kullanması, uygulamayı herkes için daha anlaşılabilir hale getiriyor.
  2. Cüzdan Bağlama ve İşlem Yapma Süreci
  3. USDC’ye sahipseniz Polymarket’e erişmek için Metamask veya diğer desteklenen cüzdanları bağlamanız gerekiyor.

Ve hazırız! Bu iki adımı tamamladıktan sonra platformda tahmin tercihlerimizi yapmaya başlayabiliyoruz. Sürecin oldukça basit ve hızlı bir şekilde ilerlediğine dikkat çekelim. Merkeziyetsizliğin sunduğu özgürlük, kullanıcıların herhangi bir üçüncü taraf onayına ihtiyaç duymadan işlemlerini gerçekleştirmesine olanak tanıyor.

🎯 Polymarket ve Kitlesel Bilgi: Tahmin Piyasaları Neden Daha İsabetli?

Geleneksel yöntemlerle tahmin yapma denince akla hemen kamuoyu yoklamaları, yani anketler gelir. Ancak, tahmin piyasaları anketlerden çok daha isabetli sonuçlar verebilir. Peki, neden? Yazımızın başında da kısaca değindiğimiz bu konuyu daha detaylı inceleyelim:

  1. Ekonomik Teşvikler:
  2. Anketler genellikle ücretsiz olarak doldurulurken, tahmin piyasalarına katılım finansal bir karar gerektiriyor.
  3. Kullanıcılar, sadece inanmadıkları bir sonuca oy vermek yerine, gerçekten düşündükleri sonuca para yatırmak zorunda. Bu da "sadece görüş bildirme" ile "finansal risk alarak pozisyon alma" arasındaki farkı yaratıyor.
  4. Sonuç olarak spekülasyon değil, bilgiye dayalı tahminler piyasaya hakim olur.
  1. Piyasanın Sürekli Güncellenmesi:
  2. Geleneksel anketler belli aralıklarla yapılırken ve genellikle fazla efor gerektirirken tahmin piyasaları anlık olarak değişir.
  3. Örnek olarak, bir seçim sürecinde adaylardan biri büyük bir gaf yaparsa ya da kritik bir olay gerçekleşirse, tahmin piyasalarındaki fiyatlar saniyeler içinde bunu yansıtır, anket seçeneğinde ise bu olayın seçimleri nasıl etkileyeceğini görmemiz için anketi tekrar yapmamız gerekiyor. Bu da, her zaman en güncel bilgiyi içeren bir fiyatlama demek.
  1. Dikkat Ekonomisinin ve Bilginin Finansallaştırılması:
  • Geleneksel haber kaynakları ve sosyal medya, bilgi paylaşımını artırdı ancak bu bilgilerin doğruluğu her zaman doğru olmayabiliyor. Polymarket, spekülasyonu doğrudan finansal kazanç/kayıp ile ilişkilendirerek, bilginin gerçekten işe yarar olup olmadığını test eden bir mekanizma da sunmuş oluyor.
  • Burada katılımcılar, yalnızca "beğeni" ya da "etkileşim" almak için değil, gerçekten inanarak tahmin yapıyorlar. Bu da bilgiye daha güvenilir bir değer biçer.

🤑 Eğlence Faktörü: Tahmin Piyasaları Neden Bu Kadar Çekici?

Geleneksel finans dünyasında yatırım yapmak genellikle “sıkıcı” veya “fazla detaylı” bir süreç olarak görülür. Ancak tahmin piyasaları, kullanıcıların sadece politik olaylar değil, aynı zamanda eğlence dünyası, spor, teknoloji ve kripto para gibi konular üzerine de spekülasyon yapmasına olanak tanır.

  • Spor Bahisleri: "Super Bowl'u hangi takım kazanır?" gibi çok tartışılan konular.
  • Politik Seçimler: "2028 ABD başkanlık seçimlerinde Trump aday olacak mı?"
  • Kripto Tahminleri: "Bitcoin, yıl sonuna kadar $100.000’ı görür mü?"
  • Eğlence ve Kültür: "The Substance, en iyi film Oscar'ını alır mı?"

Tahmin piyasalarının böylesine geniş bir yelpazede işlem görmesi, yatırım yapmayı ve piyasa takip etmeyi daha eğlenceli hale getiriyor. İnsanların bahis olaylarına duyduğu ilgiyi düşündüğümüzde, tahmin piyasalarının neden bu kadar popüler olduğunu anlamak zor değil.

Fakat burada tahmin piyasalarını geleneksel kumardan ayıran önemli bir fark var: Burada şansa değil, bilgiye dayalı hareket ediyorsunuz.

🗳️ Polymarket’in Seçim Dönemlerindeki Rolü: Büyük Hacimler ve Politik Etkiler

Tahmin piyasalarının geçmişine baktığımızda en büyük sıçramalarını genellikle büyük politik olaylar sırasında yaptıklarını görüyoruz. Polymarket’in adını geniş kitlelere duyurduğu en büyük an da 2024 ABD Başkanlık Seçimleri oldu. Özellikle bu dönemde tahmin piyasalarına olan ilgi zirveye çıktı ve piyasadaki likidite seviyesi rekor kırdı. Seçim sonucunu tahmin etmek isteyen yatırımcılar, spekülatörler ve sadece olayları daha yakından takip etmek isteyen meraklılar, Polymarket üzerinde ciddi hacimler oluşturdu.

Augur TVL’inin seçimler öncesi yaşadığı birikme ve sonrasında dibe vuruşunu gösteren bir grafik.

Peki, neden seçimler?

Politik seçimler, tahmin piyasalarının en aktif olduğu alanlardan biri çünkü:

  1. İnsanlar Seçimler Hakkında Zaten Fikir Sahibi: Geleneksel yatırım piyasalarına kıyasla, politik olaylar herkesin az çok da olsa bir fikre sahip olduğu konular. Hisse senetleri veya makroekonomi analizleri gibi derin teknik bilgi gerektirmiyorlar.
  2. Olayın Tarihi Belli: Finansal piyasalarda belirsizlik büyük bir faktördür, yani bir şeyin yükselmesi / düşmesi için çok fazla da bekleyebilirsiniz ancak seçimlerde kesin bir tarih vardır. Sonucun açıklanacağı gün net olduğu için yatırımcılar hem daha fazla heyecanlanır hem de buna göre strateji belirler.
  3. Kamuoyu Yoklamalarından da iyi: Anketler ve medya, seçim sonuçlarını genellikle belli bir yönde etkileyebilir ancak finansal olarak teşvik edilen bir piyasa daha objektif olabilir. Polymarket’te, kullanıcılar sadece görüş bildirmek yerine "cüzdanlarıyla oy verir" ve bu da daha doğru tahminler üretmelerini sağlar.

🤳 Elon Musk ve X Etkisi

Polymarket’in bu seçimlerde en çok dikkat çeken yönlerinden biri, X (Twitter) üzerinden gelen etkileşimler ve bunun piyasa üzerindeki zincirleme etkisi oldu. 

Seçim sürecinde sosyal medya platformları, özellikle X, tahmin piyasaları dahil olmak üzere neredeyse her şey için ana bilgi kaynaklarından biri haline geldi. İnsanlar politik gelişmeleri anlık olarak X üzerinden takip etti, yeni anketler, adayların yaptığı gaflar veya büyük çıkışlar ilk önce burada yayıldı. Ve tabii ki, bu bilgileri gören Polymarket kullanıcıları, gördüklerine göre hemen piyasa üzerinde pozisyon aldılar. 

İşin ilginç yanı, X kullanıcılarının büyük kısmı zaten Elon Musk’ın yönetiminde olan bir ekosistemde hareket ettiği için, seçim sürecinde Polymarket’e olan yönelim de büyük oranda bu platformdan geldi. Trump’a Elon Musk’tan gelen destek, X’te popüler olan bir siyasi figür yaratırken Polymarket’te de yüksek işlem hacmine sahip oldu. Dolayısıyla, burada aslında sosyal medya ile tahmin piyasalarının nasıl iç içe geçtiğini çok net bir şekilde gördük.

Bir örnek vermek gerekirse:

Seçimlerden birkaç ay önce, Demokrat Parti'nin adayı olarak Joe Biden'ın tekrar yarışacağı düşünülüyordu. Ancak X’te dolaşan bazı spekülasyonlar ve içeriden sızan bilgiler, Biden’ın adaylıktan çekilebileceğine dair söylentileri artırdı. Bu söylentiler Polymarket’e yansıdı ve Biden’ın kazanma ihtimalini fiyatlayan piyasanın oranları hızla değişmeye başladı. Piyasadaki oranlar düştükçe bu değişim haber olarak geri X’e düştü ve bir bakıma zincirleme bir etki yarattı.

Bunun sonucunda, geleneksel medyanın çok daha sonra işlemeye başladığı bir gelişmeyi, tahmin piyasaları haftalar öncesinden fiyatlamaya başlamıştı.

❓ Polymarket ve Polygon Ağındaki Kimlik Sorunu 

Bu noktada Polymarket sayesinde Polygon'un yeniden popülerlik kazanması konusuna da değinmek gerekiyor.

2017’de ortaya çıkan Polygon ağı, sunduğu düşük işlem ücretleri ve hızıyla kısa sürede sık tercih edilen bir blok zincir haline gelmişti ve Polymarket de aslında bu sebeple bu ağ üzerinde kurulmuştu. Ancak 2023’ten itibaren Layer 2 projelerinin artmasıyla birlikte ağ, biraz gölgede kaldı çünkü artık düşük işlem ücreti sunan başka ağlar da vardı ve bu ağlar da çeşitli fırsatlar sunuyordu. Seçimlerle birlikte muhteşem bir yükseliş yaşayan Polymarket, düşüşte olan Polygon ekosistemine de büyük bir katkı sağlayarak ağı DeFi dünyasında tekrar güçlü bir marka haline getirdi. Yıllardır ağ ile bir şeyin özdeşleştirilemiyor olması ve bu sebeple ortaya çıkan “kimlik sorunu” da çözülmüş oldu.

🕴️ Vitalik Buterin’in Tahmin Piyasaları Üzerine Görüşleri

Ethereum’un kurucularından olan Vitalik Buterin, blok zincir ve merkeziyetsiz finansın birçok alanında olduğu gibi tahmin piyasalarına da uzun yıllardır büyük ilgi gösteren isimlerden biri. Özellikle 2020 ABD seçimlerinden itibaren tahmin piyasaları üzerine daha derinlemesine düşünmeye başlamış ve bu sistemlerin hem avantajlarını hem de eksik yanlarını detaylı şekilde analiz etmişti. 

Aradan geçen dört yıl içinde Buterin’in görüşleri nasıl evrildi? Tahmin piyasalarının geleceğini nasıl görüyor? Ve en önemlisi, Polymarket gibi platformlar onun bahsettiği vizyonu gerçekleştirmeye ne kadar yakın? Yazımızın sonlarına gelirken Buterin’in yazdığı iki farklı blog yazısına atıfta bulunmak da önemli. 

⏩️ Tahmin Piyasaları, Nasıl Daha da İyi Olabilir?

Vitalik’in yazılarından anlayacağımız üzere tahmin piyasalarına ilgisi aslında Ethereum’un erken dönemlerinden itibaren şekilleniyor. 2021’de yazdığı ilk yazıda tahmin piyasalarının “bilgi ekonomisinin bir üst versiyonu” olabileceğini ve geleneksel haber kaynaklarından daha objektif bilgiler sağlayabileceğini” savunan Buterin’e göre finansal teşvik mekanizması sayesinde bu piyasalar, insanların sadece “ne düşündüğünü” değil, gerçekten “neye inandığını” ölçebilen araçlar.

Ancak Vitalik, yazımızın başında da dikkat çektiğimiz üç noktayı yazılarında da vurguluyor. Likidite problemi, regülasyon belirsizlikleri ve piyasa manipülasyonu.

Polymarket, tam olarak da bu sorunları çözdüğünü de anlattık. Ethereum’un ilk nesil tahmin piyasası projeleri olan Augur ve Omen bu sorunlarla boğuşurken, Polymarket bu problemlerden ders alarak düşük işlem ücretleri ve kullanıcı dostu arayüzüyle çok daha geniş kitlelere ulaşmayı başarıyor. Ancak Vitalik’in ikinci yazısında da belirttiği gibi bu piyasaların "tamamen güvenilir" hale gelmesi için aşılması gereken birkaç engel daha var.

🦺 Tahmin Piyasası “Tam Olarak Merkeziyetsiz” Olabilir mi?

Vitalik, 2024’te yazdığı yazısında, tahmin piyasalarının merkeziyetsizlik konusunda tam olarak söz verdikleri noktaya ulaşmadığını belirtiyor.

Merkeziyetsizlik, blok zincir ekosisteminde önemli bir kavram olsa da tahmin piyasaları için tamamen merkeziyetsiz bir modelin işlemeyebileceğini düşünüyor. Bunun temel sebepleri şunlar:

  1. Sağlayıcı (Oracle) Problemi: Tahmin edebileceğiniz üzere, bütün olayların sonuçlarının bir verisi var, ve sistemin işleyebilmesi için bu verilere ihtiyacı var. Piyasalarının bu veriyi merkeziyetsiz bir şekilde alabilmesi için merkezi olmayan sağlayıcılara ihtiyacı var. Ancak şu anki sistemlerde hala insan faktörü devreye giriyor ve bu şekilde manipülasyona karşı tam bir direnç olduğu söylenemez.
  2. Küçük Likidite Havuzlarının Etkisi: Merkezi borsalarda büyük işlem hacimleri olduğu için tek bir yatırımcının piyasa manipülasyonu yapması zor. Ancak tahmin piyasalarında hacim düşükse, manipülasyon ihtimali artıyor.
  3. Belirsiz Olaylar ve Yorum Farklılıkları: Bazı olayların sonucunu belirlemek kolayken, bazılarında “yoruma dayalı” belirsizlikler oluşabiliyor. Örneğin, “Harris 2024 seçimlerini kazanır mı?” gibi bir piyasanın sonucu netken, “ABD, 2025 sonunda resesyonda olacak mı?” gibi bir piyasanın sonucu kesin çizgilerle belirlenemeyebiliyor.

Vitalik’in çözüm önerileri ise şu şekilde:

  • Daha fazla kapital havuzu ve likidite sağlayıcılarının teşvik edilmesi.
  • Daha sağlam sağlayıcı sistemlerinin geliştirilmesi (örneğin, tamamen yapay zeka tabanlı)
  • Manipülasyonu önlemek için piyasaların belirli hacim seviyelerine ulaşana kadar açılmaması veya belirli sınırlar getirilmesi.

🔮 Polymarket’in Geleceği?

İncelediğimiz başlıklardan çıkan en önemli sonuçlardan biri, tahmin piyasalarının gelecekte finansın ve bilgi ekonomisinin merkezinde yer alabileceği. Polymarket, şu anda bu kategorinin gördüğü en büyük benimsenme sürecini yaşıyor ve büyümesini üstüne koyarak devam ettiriyor. Ancak tahmin piyasalarının bundan sonra daha da büyümesi için daha birçok gelişmeye de ihtiyaç var. Bu yüzden de tahmin piyasalarının yıllar boyunca geldiği noktayı bugün bile “başlangıç” olarak değerlendirmemiz yanlış olmayacaktır. Polymarket’in büyüme süreci, gelecekte tahmin piyasalarının finans, medya ve bilgi ekonomisiyle nasıl iç içe geçeceğini anlamak için mükemmel bir örnek. 

Bugün seçim sonuçlarını tahmin eden piyasalar, yarın hayatın her alanında güvenilir bir bilgi kaynağı haline gelebilir mi? Birlikte göreceğiz…