İş Bankası Analist Toplantısı Notları (2025/9)
İş Bankası, üçüncü çeyrek sonuçlarının ardından bir analist toplantısı düzenledi. Toplantıda bankanın net faiz marjı gelişimi, ücret-komisyon gelirleri, maliyet yönetimi, bilanço yapısı, varlık kalitesi ve yılın geri kalanına ilişkin beklentiler ele alındı.

Net Faiz Marjı ve Faiz Gelirleri
Banka yönetimi, üçüncü çeyrekte swap etkisinden arındırılmış net faiz marjında belirgin bir iyileşme kaydedildiğini ve bu gelişmenin bilanço pozisyonlanmasındaki optimizasyonla uyumlu olduğunu belirtti. Swap maliyeti dahil net faiz geliri; çeyreklik bazda %116, yıllık bazda yaklaşık dört kat artış gösterdi.
Çekirdek faiz spreadlerinde genişleme görülürken, swap düzeltilmiş net faiz marjı (NIM) çeyreklik 118 baz puan artışla %2,34’e yükseldi. İlk dokuz ayda net faiz marjında yıllık bazda 260 baz puanın üzerinde iyileşme kaydedildi. Yönetim, son çeyrekte marj iyileşmesinin sürmesini ve yıl sonu itibarıyla çıkış (exit) net faiz marjının yaklaşık %5 seviyesine ulaşmasını bekliyor.
Ücret-Komisyon Gelirleri ve Gider Disiplini
Toplantıda, ücret ve komisyon gelirlerinin sürdürülebilir bir artış trendi izlediği ve bankanın gelir çeşitliliğini desteklemeye devam ettiği ifade edildi. Ücret ve komisyon gelirleri üçüncü çeyrekte çeyreklik %10, yıllık %47 arttı. Yılın ilk dokuz ayında toplam 96 milyar TL’ye ulaştı. Ücret tabanının %68’ini kredi kartı segmenti oluştururken, dijital kanallar üzerinden üretilen ücretler yıllık %60 artış kaydetti. Faaliyet giderleri (OPEX) personel maaş güncellemelerinin etkisiyle çeyreklik bazda yaklaşık %11, yıllık bazda %24 arttı.
Ücretlerin faaliyet giderlerini karşılama oranı %93’e, insan kaynakları giderlerini karşılama oranı %230’a yükseldi. Ortalama aktiflere göre maliyet oranı %3,6’ya gerilerken, maliyet/gelir oranı yıl sonuna göre 10 puan iyileşti. Yılın son çeyreğinde iş geliştirme kaynaklı sınırlı bir gider artışı öngörülüyor. Banka, 2025 yılı için faaliyet gideri artışı rehberini ortalama TÜFE seviyesinde (%30 civarında) koruyor.
Bilanço, Fonlama ve Menkul Kıymet Kompozisyonu
Banka, kredi büyümesini aylık tavan uygulamaları çerçevesinde stratejik öncelikleri doğrultusunda yönetti. TL krediler üçüncü çeyrekte %8,4 artarak yıl başından bu yana %28,2 büyüdü. Bu oran yıl sonu hedefi olan %35’e yakın. YP krediler dolar bazında yıl başından bu yana %14,5 artarken, çeyrek dönem bazında yatay seyretti. TL mevduatlar çeyrekte %9, YP mevduatlar %3 arttı. Parite etkisinden arındırıldığında yıl sonuna göre yatay bir görünüm sergiledi.
Yurt dışı yükümlülüklerde toplam dış borç 9,4 milyar dolar seviyesinde bulunuyor. Bunun 5,2 milyar dolarlık kısmı 12 ay içinde vadesi dolacak kalemlerden oluşuyor. YP likit varlıkların yaklaşık 7 milyar dolar seviyesinde olduğu ve kısa vadeli yükümlülükleri fazlasıyla karşıladığı belirtildi. Yönetim, ESG uyumlu fonlamanın toplam fonlamadaki payının %55 olduğunu, yıl içinde 500 milyon dolar tutarında Tier 2 ihracının başarıyla tamamlandığını paylaştı.
Menkul kıymetlerin aktifler içindeki payı %18, sabit getirili kıymetlerin oranı ise %48 seviyesinde bulunuyor. TÜFE’ye endeksli portföy, TL menkul kıymetlerin %27’sini oluşturuyor ve üçüncü çeyrek gelirlerine 11,2 milyar TL katkı sağladı.
Varlık Kalitesi ve 2025 Görünümü
Takipteki alacak oranı (NPL) %2,7 seviyesinde gerçekleşirken, tahsilat oranı %26 oldu. Net risk maliyeti (kur etkisi dahil) 218 baz puan olarak gerçekleşti. NPL karşılık oranı %65 ile sektör ortalamasının üzerinde seyretti. Yakın izlemedeki artışın büyük bölümünün bireysel kredi kartı yeniden yapılandırmalarının mekanik etkisinden kaynaklandığı aktarıldı. Yönetim, yüksek karşılık seviyesinin temkinli risk yönetimi politikasıyla uyumlu olduğunu, hem bireysel hem ticari segmentteki potansiyel volatiliteye karşı koruma sağladığını vurguladı.
Yönetim, yılın geri kalanında net faiz marjında pozitif ivmenin sürmesini, güçlü ücret üretimi ve kontrollü gider yönetimiyle birlikte özkaynak kârlılığının yıl genelinde yaklaşık %20 seviyesinde gerçekleşmesini öngörüyor. 2026’da ise daha dengeli bir makro ortam ve ılımlı enflasyon varsayımlarıyla reel özkaynak büyümesi hedefleniyor.



